Haber

Fransa’da “Asur-Keldani soykırımını tanıma” girişimi

Fransız Senatosu, Osmanlı İmparatorluğu’nun son dönemlerinde Asuri ve Keldanilere karşı “soykırım” yapıldığına karar verdi. Fransız hükümeti şimdilik “soykırım” tezine karşı çıkıyor. Fransız parlamentosu, 1915-1918 ortalarında Fransa’nın Osmanlı topraklarında yaşayan Süryani ve Keldanilere yönelik hedef olarak belirttiği katliamları “soykırım” ilan ettirmek için yasal girişimde bulundu. Fransız hükümeti şu an için girişimi desteklemiyor.

Girişim ilk olarak parlamentonun üst kanadı olan Senato’da gündeme geldi. Senato’nun çoğunluğunu oluşturan sağ görüşlü Cumhuriyetçiler (LR) partisinden 76 senatörün sunduğu “1915-1918 Döneminde Süryani ve Keldanilere Yapılan Soykırımın Tanınması” başlıklı karar taslağı genel kurulda görüşüldü. 8 Şubat’ta Türkiye’de yaşanan yıkıcı depreme rağmen oturumun ertelenmesine gerek görülmedi. Tasarı oturum sonunda 2’ye karşı 300 oyla kabul edildi.

Tasarıda, Fransız hükümeti “1915-1918 yılları arasında 250 binden fazla Süryani ve Keldani’nin Osmanlı yetkilileri tarafından kitlesel olarak yok edilmesini, sürgüne gönderilmesini ve kültürel miraslarının yok edilmesini soykırım olarak tanıyor”, “bu soykırımı açıkça kınıyor” ve Her yıl 24 Nisan’da Ermeni Soykırımı ve Ermeni Soykırımı.” Asuri-Keldani soykırımını anma günü ilan edilmesi için davet yapılır.

“Doğu Hıristiyanlara Fransa’nın Yükümlülüğü”

Karar taslağının mimarı olan LR Kümesi üyesi Marsilya senatörü Valérie Boyer, oylama öncesi genel kurulda yaptığı konuşmada, “1915-1918 döneminde Osmanlı İmparatorluğu’nda yaşayan 2,5 milyon Hristiyan’ın fiziksel, kültürel ve dini soykırım”. Boyer, Kanuni Sultan Süleyman ile Fransa Kralı I. François arasında imzalanan kapitülasyonlardan bu yana Fransa’nın “Doğulu Hıristiyanları koruma rolü üstlendiğini” ifade ederek, “Fransa bu tarihi ve manevi yükümlülüğe sadık kalmalıdır” dedi. Boyer konuşmasında, 1915-1918 döneminde Doğu Hristiyanlarının Osmanlı İmparatorluğu’nda yaşadıklarıyla, günümüzde IŞİD’in Irak ve Suriye’deki eylemleri arasında paralellikler de kurdu.

Valérie Boyer, Nicolas Sarkozy’nin cumhurbaşkanlığı döneminde gündeme gelen ve “Ermeni soykırımını inkar edenlerin cezalandırılmasını” öngören yasal girişimlere de öncülük etti.

Fransız hükümeti ‘soykırım’ kararına karşı çıktı

Oturumda konuşan Dış Ticaret Bakanı Ollivier Becht, Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ve hükümetinin yasa tasarısını desteklemediği mesajını verdi. Tarihin tarihçilere bırakılması gerektiğini belirten Fransız Bakan, “Bir soykırımın tanınması için Soykırımın Önlenmesi ve Cezalandırılmasına Dair Sözleşme ve uluslararası tüzüklerle oluşturulan uluslararası bir organ temelinde yasal bir karar verilmesi gerekir” dedi. mahkemeler.” 1915 olayları ile IŞİD kurbanları arasındaki paralelliğe de karşı çıkan Fransız Bakan, “1915’te kurbanların tamamı Hristiyandı. Ancak IŞİD kurbanlarının çoğu Müslüman” dedi.

Senato oturumundan önceki gün, Fransa Asur-Keldani Uyum Komitesi’nin yıllık yemeği Paris’te düzenlendi. Fransa hükümetini Enerji Bakanı Agnes Pannier-Runacher’in temsil ettiği yemeğe eski Cumhurbaşkanı François Hollande ile eski Başbakanlar François Fillon ve Bernard Cazeneuve de katıldı.

Ankara tepki gösterdi

Senato’da oy çokluğu ile kabul edilen ancak hukuken bağlayıcılığı bulunmayan karara Ankara’nın tepkisi gecikmedi. Konuyla ilgili olarak Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç’e, “Türkiye’nin kimseden tarih dersi almasına gerek yok. Hukuki ve tarihi hiçbir dayanağı olmayan bu dar görüşlü girişimin başka bir sonucu ve alınacak bir şeyi yoktur” dedi. Cidden, Fransız Senatosunun itibarsızlığını pekiştirmekten başka.Fransız Senatosu Başkalarına tarih dersi vereceğine kendi tarihine bakmalı.

Parlamentoya gelmek

Senato’nun aldığı kararın ardından şimdi de Fransa Ulusal Meclisi’nde emsal teşkil eden bir girişim gündeme getiriliyor. Meclis’teki girişimin arkasında LR üyesi milletvekilleri var. Ancak LR, Senato’da olduğu gibi Meclis’te çoğunluğa sahip değil. Bu nedenle LR, “Asur-Keldani soykırımı” tezine uygun bir karar taslağı ve kanun teklifini Meclis’e sundu. Karar taslağı, Senato’daki karar metni ile söz ve tezleri tamamen bire bir içermektedir.

Tasarı iki maddeden oluşuyor. İlk sayıda “Fransa, Birinci Dünya Savaşı sırasında Asuri ve Keldanilere yönelik yapılan soykırımı açıkça tanır” ifadeleri kullanılıyor. İkinci sayıda ise “Fransa her yıl 24 Nisan’da Birinci Dünya Savaşı’nda Asur soykırımı kurbanlarını anıyor” önerisi yer alıyor.

Karar taslağının ve kanun teklifinin Meclis Genel Kurulu gündemine ne zaman geleceği ise belli değil. Senato’da olduğu gibi hükümetin de karara karşı çıkması bekleniyor. Karar taslağı kabul edilse bile son söz hükümet ve Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’da.

Tasarı için durum daha karmaşık. Teklif Meclis’ten geçerse Senato’ya gidecek. Kanun olabilmesi için burada da kabul edilmesi gerekiyor. Senato’nun da konuyu ilk gündeme getiren ve ilk kararı alan yasama organı olarak tasarıyı kabul edeceği tahmin ediliyor.

Yasalaşırsa Anayasa Konseyi’nden dönebilir.

Bu durumda TBMM’de oylanacak yasaya, Cumhurbaşkanı, Başbakan, yasama organı liderlerinden biri veya 60 milletvekili veya senatör tarafından “anayasaya aykırılık” iddiasıyla Anayasa Kurulu önünde itiraz edilebilir. Şubat 2012’de emsal bir senaryo yaşandı. Fransa parlamentosunda kabul edilen “Ermeni soykırımını inkarın cezalandırılmasına ilişkin kanun”, bir grup milletvekilinin itirazı üzerine Anayasa Konseyi tarafından, “ifade özgürlüğüne aykırı” idi. Anayasa Konseyi’nin iptal kararı öncesi Paris-Ankara hattındaki siyasi ve diplomatik ilişkiler kırılma noktasına gelmişti.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu